22 Temmuz 2011 Cuma

HİCRET


‘’Muhacirler’’ (hicret edenler) ruhani kuvvetlere işarettir. Onlar ZAT makamından sıfatlar
Makamına göç ettiler. ’’Ensar’’ (Medineli sahabeler) ise,nefsten mü’min ve mutmain kuvvetlere işarettir. Onlar RUH’a  yani insani nefislerin  irşadında yardımda bulundular. Bunun içindir ki Peygamberin nefsi Müslüman oldu, yani teslim oldu ve zevceleri (nefsi),  itaatte ona yardım ettiler.

HİCRET Arapçada ayrılık demektir. İç manasıyla ise nefsten rûh’a göçmek, kötü huyları terk ederek, Peygamberin ahlakı ile ahlaklanmaktır. Peygamberin hicreti, vakti gelene bunun nasıl olması gerektiğini göstermek içindir.

Peygamber BEKKE olan vücudunda ruhunun hakikatini ortaya çıkarmak üzere Medine’ye göçmüş ve Ensar’in (Medineli sahabeler) gönlüne tecelli ederek  Yesbir’i şehir, yani hakiki vücut haline getirmiş ve medeni kılmıştır.
Mekke’nin fethi Bekke’nin fethidir. Peygamber hicret kavramıyla nefsin gönle doğru tekamülünü anlatırken, fetihle de bu tekamülün tamamlanmasını anlatır.Bu bir sülûktur.’’Be’’ harfi, Peygamberin mübarek vücudunu yani Berzah’ı temsil eder. Peygamber Hakke’l-Yakîn oluşunu vücudun fethi olarak anlatır.

 Hakke'l-Yâkîn'e ulaşmak için, ilme’l –Yakîn ki Cebrail ile sağlanmıştır.(Allah’a doğru seyir),
Ayne’l-Yakin ki miraç’tır. Mirac’ın dönüşü  Hakka’l-Yakîn’dir.(allah’la seyir) ve Mekke’nin
Fethi ile sonuçlanmıştır. Bu durum Peygamber’in ayrı bir vücudu kalmayıp, Allah’ın O’nda
Tam tecelli ettiğinin delilidir.