13 Ekim 2011 Perşembe

İSLÂMİYET'TE BEŞ RAKKAMI:

Asl-ı evvel, üzerine İslâmiyyet binâ olunan beş şeydir.

İslâm’ın şartları beştir. Namaz kılmak, Oruç tutmak, Hacca gitmek, Zekât vermek, Kelimeyi Şehadet getirmek.

Namazın vakitleri beştir. Sabah, Öğlen, Akşam, İkindi ve Yatsı Namazı

Yaradılış âlemleri beştir. Ahâdiyet, Ceberût, Melekût, Mülk ve İnsan-ı Kâmil.

Allah’ın Resûllerinin yakınları beş kişidir. Hz. Ebûbekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali, Hz. Muhammed.

Ehl-i Beyt beş kişidir. Hz. Mûhammed, Hz. Ali, Hz. Fatma, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin.

Duyu organlarımız da beştir. Semi (Duyma), Basar(Görme), Dokunma, Koklama, Tatma.

Sağ ve sol elin parmakları da beştir.

 Âdem yaratılıp Nûr-ı Muhammedî alnında parladığında, melekler Allah’ın emri ile secde edip Nûr-ı Muhammedîyi selamladılar. Hâlbuki Âdem(a.s.) kendi alnındaki bu nûru göremiyordu. Onun için Cenâb-ı Hakk’a hitap ederek  ‘’Ya Rabbi! Oğlum Muhammedin Nûr’unu görmek isterim. Alnımdaki yerini a’zalarımdan başka bir yerde görebileyim.’’ Niyazında bulunmuştu. Cenâb- ı Hakk  bu nûru alnından alıp sağ elinin ŞEHADET parmağında  gösterdi.

Âdem bu Nûr’un işaret parmağında parladığını görünce ŞEHADET parmağını kaldırıp  ‘’Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve enne Muhammeden Resûlullah’’ demiş idi. İşte bundan dolayı bu parmağa Müsebbiha (Şehadet) ismi verilmiştir.

 Sonra Âdem ‘’Ya Rabbi! Benim sulbümde bu türlü nurlardan görmediğim başka var mıdır?’’ deyince Cenab-ı Hakk  diğer parmaklardaki Nûr’ları da göstermiştir. Buna göre orta parmak Hz. Ebubekir, yüzük parmağı Hz. Ömer, serçe parmağı Hz. Osman, başparmak ise Hz. Ali olarak işaret edilmiştir.

Bu  beş Nûr’un sağ elin beş parmağa konulmasındaki hikmet, sen  bu beş parmağın başlarını, bu beş Nûr’un sahiplerinin muhabbeti üzerine Kabz ederek (kapatarak), Resulullah ile ashabının aralarını  ayırmaman içindir.

 İki ayağın parmakları da beştir.

Sağ ayağın parmakları beş vakit namaza, sol ayağın parmakları da (beş dirhemden ibaret olan) Zekât’a işarettir.

 ‘’Allah her canlıyı  bir tür sudan yarattı. Onların bir kısmı karnı üstünde yürür, bir kısmı iki ayağı üstünde yürür, bir kısmı da dört ayağı üzerinde yürür. Allah neyi dilerse onu yaratır.‘’ (Nûr sûresi – 45)

 Karnı üzerinde yürüyenler yılanlar ve kurtçuklardır, iki ayak üzerinde yürüyenler insanlar ve kuşlardır, dört ayak üzerinde yürüyenler ise hayvanlardır.

 ‘’Hiç bir şey yoktur ki onu hamd ile tesbih ediyor bulunmasın.’’ (isrâ sûresi- 44)

 Karnı üzerinde yürüyenler kıyamda ve rükûda duramazlar,  dört ayak üzerinde duranlar kıyama duramaz ve secde edemezler. Allah Kâinat’taki her varlığın namaz ve ibadetini (ağaçlar ve duvarlar dâhil) insanda CEM etmiştir (Toplamıştır).

 ÇÜNKÜ  İNSAN   KÂİNATIN  GAYESİ  VE  ÖZÜ’ dür. 

 (İbn Arabî Hz. Şeceretü’l Kevn Syf. 72 -75)